Bu ara Türkiye gündemi öyle canımı sıkıyor ki, biraz kafamı dağıtayım diye malum kişilerin verdiği o meşhur röportajı izledim. İzlemez olaydım! Tam yerli aşk dizisi kıvamındaydı. Devrelerim yandı.Yazmayayım diyordum, ama yine dayanamadım. Bu sıradan vatandaş halimle o kadar kızdım, o kadar sinirlendim ki, kraliyet ailesinin ne halde olduğunu, hele ki nenem Elizabeth’i düşünemiyorum bile!
![]() |
Gelmiş geçmiş en iyi caps! |
Evet, yaşananların tam göbeğindeymişçesine yorum yapmak milletçe en sevdiğimiz şey. Yarım saatlik royal belgeseli izleyen herkes kendini kraliçenin baş danışmanı sanıyor. Her şey bir kenara, hiç The Crown’da mı izlemediniz? İngiliz Kraliyet ailesi özel ilgi alanıma girdiğinden, özellikle Lady Diana sevgisi annemden bana bir yâdigar, kadının ölümü hâlâ kalplerde bir yarayken... İlgili şahıslar ve röportajla ilgili düşüncelerimi naçizane ifade etmek boynumun borcudur.
Hadi başlayalım!
Kraliyet bin yıldır orada! Ne oldukları, ne yapacakları belli! Üstelik eskiye nazaran kaideler konusunda baya gevşemiş durumdalar! Ama ablamız ‘isyeeeeaaaannnn’ durumunda. Pes!
Sen tut ‘evlenmeden önce kraliyet ailesini araştırmadım, nasıl bir aile olduğunu bilmiyordum’ gibisinden son derece talihsiz bir açıklama yap! Bu nasıl bir samimiyetsizlik? Bu nasıl bir insanların aklıyla dalga geçme?
Bırak tüm dünyaya malolmuş İngiliz kraliyet ailesini, yolda biriyle karşılaşsak bile, adını googlelamadan, sosyal medyada seceresini çıkarmadan görüşmüyoruz. Bir de utanmadan Diana’nın hayranı olduğunu söylüyor! Hiç mi açıp onunla ilgili vikipediden bir şeyler okumadın ya bacım? Dünyanın hiç bilinmeyen bir köyünden çıkmış da kraliyetten hiç haberi yokmuş triplerine girmen inanılmaz derecede samimiyetsiz geldi.
Yok efendim hamileyken intiharın eşiğine gelecek kadar kötü zamanlar geçirmiş, dışlanmış, doğacak bebeğinin ten rengi mesele olmuş! En dandik aileye girerken bile kurallar murallar oluyor. Evlenirken aileler de evleniyor diye kılı kırk yarıyoruz. Normal şartlarda hiç bir aile seni bayıla bayıla gelin almaz! Ya ne olacağıdı? Evlendiğin adam prens ayol! Gerçek bir sarayda yaşıyor! Doğuracağın bebe de kraliyet tahtına bilmem kaçıncı sıradan resmî olarak aday! Ablam onu da düşünememiş! Bu ne salakça bir mağdur edebiyatı?
Ha, bir de düğünleri bunlara ait olamamış filan fıstık. Kimin düğünü kendisine ait ki, seninki olsun bebeeem? Tüm düğünler fesat akrabalara ve bayat pasta hazırlayan firmalara ait. Sahnede göbek atarken, öndüç çeyrek altınların hesabı yapmaktan başımıza ağrılar giriyor. Hepimiz düğünümüzde başkalarını memnun etmeye uğraşıyoruz ve üstelik en kötüsü de kolumuzdaki ‘şey’ bir prens değil! Bu nasıl bir cehâlet, nasıl bir akıl tutulması, bu nasıl bir vizyonsuzluk, anlamak mümkün değil.
Üstelik başından daha önce bir evlilik geçmiş, prensten yaşça büyüksün ve siyahisin. Yani, Türkiye’de yaşayan standart bir Türk oğlan anasının bile öğrendiği an tekli koltuğa yığılıp, alnını ıslak tülbentle sarmak suretiyle, dizlerini dövmeye başlayacağı tüm niteliklere sahipsin. Gelin gittiğin dünyanın en zengin ailesi. Zengin derken, karadenizli müteahhit zenginliğinden bahsetmiyorum! Sen istiyorsun diye dünyanın en kendini beğenmiş, en kibirli ve ırkçı monarşisi yolunu, yönünü mü değiştirecekti?
Adamların binlerce yıllık düzenini yok eltim beni ağlattı, yok kaynım kocama şunu dedi, kaynatamla anlaşamıyoruz diye aşamazsın. Onu en son Trabzonlu, ihale peşinde koşan müteahhitle evlenen, SefaMerve’den giyinen, Ravza Nur taktik bellemişti. Sonra boşanırken Nissan Qasqai artı bir miktar parayla aileden ayrılmıştı. Yanlış yoldasın bacım! Diana’ya kıyan bu royal family’yi bile bana savundurttun ya! Pes! Daha ne diyim sana ben!
Prense gelince; anasından ötürü yüreği yarım diye hepimizin sevgisi ve sempatisi ile büyümüştü. Hep o acı hatırayla yaşadı. Babasının metresiyle evlenmesini sineye çekti. Her zaman abisinin gölgesinde kaldı. Gençlik yıllarında piçin en önde gideniydi. Karı-kız ayağı, içki alemleri, dumanlı kafa, hepsi bundaydı. Sonra, yardırıp Afganistan’a gitmiş, orda yıllarca askerlik yapmıştı. Herkesi şaşırtmıştı. 30 yaş üstü tüm dünya kadınlarının idolüydü. Umuduydu. Hem prens, hem boylu poslu, yakışıklı, hem deli dolu, kendine özgüydü, seviliyordu. Para, pul, ünvan, tip, güç, imaj! Ne ararsan vardı! Peki o ne yaptı?
Göreceli olarak pek çok erkeğe göre, pek de güzel olmayan, üçüncü sınıf bir dizi oyuncusu için tüm bunları terk etti. Sussex Dükü’yken, düdük oldu. Meteliğe kurşun atar bir halde, geçimini sağlamak için Netflix’le anlaşmak zorunda kaldı. Parasızlıktan gözü dönmüş.Ne bir mesleği var, ne de kendine bunca yıldır yaptığı herhangi bir yatırım. Tek gider tarafı, ‘royal’ olması. Artık o da yok. Bunun adı aşk mı, aptallık mı bilemedim. Buradan, ‘Sen Bihter Ziyagil’sin...’Pardon, yanlış oldu! ‘Sen Prens Harry’sin, aptallık etme!’ demek istesem de, sanırım artık çok geç. Karısı ve çocuğuyla, sıradan bir hayatı yaşamayı çoktan seçmiş durumda. Hanımcılığın en ‘royal’hali kendisi.
Ablacım, bir öpücükle bu prensi etrafında dört dönen, her dediğini yapan, ait olduğu aileden koparak, sahip olduğu onca ayrıcalığı bir kenara iten romantik bir fino köpeğine dönüştürmeyi başardığın için, her ne kadar seni sevmesem de önünde saygıyla eğiliyorum. Helâl olsun!
Kızlar, bu ilişkiye iyi bakın. Burada size büyük şifreler var.
Kaç gündür gavur basınını meşgul eden bu röportajla ilgili düşüncelerimin sonuna gelmiş bulunuyorum. Bir haftadır elâlemin aile içi mevzuları üzerine Instagram’da sonu gelmez spekülasyon yapanlara, tüm Kate’cilere ve Meghan’cılara akıl fikir diliyorum.
Nasıl her şeye bu kadar hakim olabilirsin ya. Hayranlıkla okuyorum. Her yazında daha da fazla şaşırıyorum. Nasıl her şeye bu kadar hakim diye, her şeyle ilgili bir fikrin var. Tespitlerin olağanüstü. Çok samimi söylüyorum 'abartısız' sen yazmak için doğmuşsun :)
YanıtlaSilMüthişsin ya!! Böyle sıkça yazıyor olman da çok mutlu ediyor beni. Kafa dağıtmak, biraz neşelenmek için tek adresim bu blog. Sayende bilmediğim bir çok konu hakkında fikir sahibi oluyorum. Bu bloğu okumak kitap okumak gibi.
İyi ki varsın 💐
Sevgili Okuyucu, yazıda da belirttiğim gibi İngiliz Kraliyet Ailesi özel ilgi alanıma giriyor (: O yüzden ilgili konuda nispeten yetkin sayılırım. The Crown’u da severek izliyorum. Yazdıklarımın edebi bir değeri bence yok. Tespitlerim de o yüzden çok ‘ben’, yani kişisel. Gelişine :) Beğenip okuyor olman benim için büyük onur. Çok çok teşekkür ederim. Seninle oturup sohbet ediyor da olsak, böyle gündeme yönelik geyikler çeviriyor olurduk, yani ben çevirirdim. Napim? Ben böyleyim (: ben yazarken çok eğlendim. Okurken seni de neşelendirebildiysem ne mutlu bana. 😇
YanıtlaSilSevgiler 💐
O kadar güzel bir yazı olmuş ki uzun zamandır böle gülmemiştim ::))) tek kelimeyle harikasın 1000 yıllık monarşinin kurallarını ve evlendiği adamın prens olduğunu bilmiyormuş gibi davranması akıllara zarar tespitlerin on numara beş yıldız hala gülüyorum
YanıtlaSilTesadüf bunların düğününde londradaydım düğünü İngilizlerin arasında piccadilly’de dev ekrandan izledim kendi mahalle kilisesinin hocasını getirmişti düğüne adamda düğünün içine etmişti kalabalık epey bir geyik çevirmişti ulan 30 yılda bir kraliyet düğünü izliycez onu da Çorum kız isteme merasimine çevirmişti oryantal Tanyeli
Hadi gönül bu evlendin ulan tüm ipleri kadına vermek nedir?Kadın seni resmen parmağında oynatır olmuş.köpeğin olayım meghan romantik bakışları bırak prensliği Erkeğim diye gezme senin ilişkinde ibretlik olaylar var aslanım hadi yolunuz açık olsun :)
Esas kraliçe sensin çaylak 👑🌹
Takdir ettiğim prens. Aşkına sahip çıkıp siyahi dul yaşça kendinden büyük sevgilisiyle herseye ragmen evlendi bizim analar beğenip almazdı oğullarına aynen dediğin gibi caylak yazar, Elizabeth ölecek de babası Charles kral olacak da o da ölcek abisi William tahta geçecek de ölme eşeğim ölme hiç değilse sevdiğim kadınla olurum deyip çizgiyi çekti. Buraya kadar iyi güzel de kadın gerçekten gerizekali. Cok cahil. Cok avam, her haliyle. Röportaj tam bir rezaletti. Yazık. Aşkın gözü gerçekten kör onu anladım
YanıtlaSilHarika bi başka yazıydı sen bir tanesin
Bir nefeste ve gülmekten ağzım ayrıla ayrıla okudum İlahi çaylak yazar 🤣 çok matrak bir yazıydı Eline sağlık.
YanıtlaSilKadın adamı rezil de eder vezir de sözünü aklıma getiriyor bu kadın istemsizce oysa hiç sevmem bu atasözünü
röportajı ben de izledim çok samimiyetsiz bir kadın çok da başarısız bir oyuncu o yüzden prensle evlenip hayatını garantiye almak istedi ama sert kayaya çarptı kraliyet ailesi bu kolay mı bir harry ile bitmiyor.işler istediği gibi gitmeyince de kendi çapında bir isyan başlattı. Kendisinden bir diana yaratmaya çalışsa da yemezler. Yaptığı mağdur edebiyatı kargalar bile gülecek cinsten.
Öptüm seni çok 🥰💐😇 harikasın